Chartres Katedrali

Chartres Katedrali (Fransızca: La cathédrale Notre-Dame de Chartres), Paris'in 80 km. güneybatısında bulunan Chartres kentinde 13. yüzyılda kurulmuş olan; Romanesk mimari teknikleri ile yapılmış olmasına rağmen Gotik mimariyi en iyi temsil eden ve günümüze kadar özgün heykelleri, vitrayları ve döşemeleri ile en çok korunmuş olan bir anıt eserdir. Bu iki mimari tarzın birbirlerinden ayrı değil, ama birbirlerinin devamı olduğunu gösteren en iyi örnektir. Günümüze kadar korunarak gelen katedral, daha önce yangınla yok olan katedralin yerine 1193 ile 1250 yılları arasında yapılmış olan ve 4. yüzyıldan itibaren aynı yerde inşa edilen beşinci katedraldir.

Sanatsal açıdan Chartres Katedralini eşsiz kılan olağanüstü derecede korunmuş olması ve özgün elemanlarının günümüze kadar gelmesidir. Özgün vitrayların hemen hemen hepsi bozulmadan durmaktadır. Yapı 13. yüzyıldan beri çok az tadilat görmüştür. Dış cephesinde, ağırlıklı olarak mimarlara pencere boyutlarını artırma olanağı sağlayan büyük dayama kemerleri görünür. Batı kanadına birbiri ile kontrast oluşturan iki çan kulesi hâkimdir. Bunların birisinin tepesi basit piramit şeklinde 105 m yüksekliğinde ve 1140'lardan kalma iken diğeri daha eski tarihli bir kulenin üzerine 16. yüzyılın başlarında inşa edilmiş 113 m'lik Gotik flamboyant tarzındadır. Ana teolojik temalarda yüzlerce heykel ve heykelcik içeren batı cephesinin üç ana kısmı da aynı derecede tanınmıştır. UNESCO tarafından 1979'da Dünya Mirasları listesine alınan ilk tarihi eserlerden biridir.

12. yüzyıldan beri Hristiyanlar için önemli bir uğrak yeri olan katedralde, İsa'nın doğumu sırasında Meryem tarafından giyildiği sanılan tunik Sancta Camisa korunmaktadır. Aynı zamanda Dünya Mirasları listesinde olması nedeniyle de birçok turist tarafından ziyaret edilmektedir.

Tarihçe

Sosyal ve ekonomik durum

Orta Çağ'da piskoposluk merkezi olarak günümüz şehirlerinde birçok modern kurum tarafından sağlanan hizmetlerin tamamının görüldüğü, şehrin ekonomisinin merkezi olan Chartres Katedrali şehrin en önemli yapısıydı. O dönemlerde katedral, değişik kapılarında farklı pazarların kurulduğu ticari bir merkez görevini de görmekteydi. Kuzey kanadında tekstil ürünleri satılırken, güney kanadında et, sebze gibi besinler ve yakacaklar satılmaktaydı. Her şehrin ve bölgenin kendi parası olduğu dönemde önemli bir gereklilik olan para değiştiricilerinin bankları batı kanadında ve katedralin içindeydi. Şarap tacirleri işlerini katedralin içinden idare ediyordu. 13. yüzyıldan kalma fermanlarda bu tüccarların rahatsızlık vermemesi için zaman zaman kilise bodrumuna gönderildikleri yazar. Çeşitli mesleklere sahip işçiler, katedralin çevresinde belirli alanlarda toplanarak iş bulmak için beklerdi.

Her ne kadar Chartres şehri, Blois Kontunun idaresi altındaysa da, katedralin yakın çevresi kilisenin kontrolü altında olan bir serbest ticaret bölgesiydi ve burada yapılan her türlü ticari aktiviteden kilise tarafından vergi alınmaktaydı. Bu durum 12 ve 13. yüzyıllarda katedralin gelirini artırmış olsa da özellikle kontluğa bağlı serfler ticaret için kilise çevresini seçtiğinde ve vergilerini katedrale verdiğinde piskoposluk ile sivil idare arasında birçok tartışmanın ve sorunun kaynağı olmuştur. 1258 yılında kontun resmî görevlileri tarafından çıkarılan kanlı kargaşalar sonucunda piskoposluk kendisine bağlı olan alanın etrafını çevirmeye ve her gece kilitli tutmaya Kral'dan izin alabilmiştir.

Hristiyan hacılar ve Sancta Camisa efsanesi

Daha küçük ölçekli olsa da, Gotik katedral kurulmadan önce bile Chartres Hristiyan hacıların uğrak yeriydi. Merovenj ve Karolenj dönemlerinde hacıların ana ibadet noktası, günümüzde Fulbert'in kriptinin kuzeyinde bulunan bir kuyuydu. Puits des Saints-Forts (Güçlü Azizler Kuyusu) adıyla tanınan bu kuyuya erken dönem yöresel Hristiyan azizlerin (Piat, Cheron, Modesta ve Potentianus gibi) cesetlerinin atıldığına inanılır. Katedralin Hristiyan öncesi dönemde "doğum yapacak olan bâkire"ye tapan druid tarikatının ibadet yeri olduğuna dair yaygın inanışın temeli yoktur ve Orta Çağ'ın sonlarına doğru uydurulmuştur.

Yaklaşık 876 yılında, İsa'nın doğumu sırasında Meryem tarafından giyildiğine inanılan Sancta Camisa (Kutsal Gömlek) adı verilen tunik katedralin eline geçti. Efsaneye göre bu kutsal hazine, Kudüs'e yapılan bir Haçlı seferi sırasında İmparator VI. Konstantin'den hediye olarak almış olan Şarlman tarafından katedrale bağışlanmıştır. Ancak bu bilgi tamamen uydurmadır çünkü Şarlman Kutsal Topraklara hiçbir zaman ayak basmamıştır. Bu bilgi muhtemelen St. Denis Manastırında bulunan bazı kutsal hazinelerin kaynağını meşrulaştırmak amacıyla 11. yüzyılda uydurulmuştur. Aslında bu kutsal hazine katedrale Dazlak Karl tarafından bağışlanmıştır ve 12. yüzyıldan önce bu nesnenin önemli bir dini nesne olduğuna dair bir kanıt bulunmamaktadır.

Ancak 12. yüzyılın sonundan itibaren katedral Avrupa'nın en önemli hacılık uğraklarından biri hâline gelmiştir. Hristiyanlığın Meryem ile ilgili dört önemli gününe denk gelen dört büyük festival düzenlenmekteydi. Festivaller kilisenin idaresi altındaki bölgede düzenlenirdi ve birçok hacı Meryem'in kutsal gömleğini görmeye gelirdi. Önemli salgın hastalıklar döneminde de hacılar ziyarete gelirdi. Çavdar mahmuzu hastalığı birçok kişiyi etkilediğinde, katedralin bodrumu hastalar için bir hastane hâline dönüştürülmüştür.

Günümüzde Chartres hâlâ önemli sayıda Hristiyan hacı tarafından ziyaret edilmektedir. Tamamen günümüze ait bir ibadet olarak gelen hacılar katedralin içinde yerde bulunan labirentte yavaş yavaş başları önde yürüyerek dua ederler. Katedralin yetkilileri ayda bir defa oturma sıralarını kaldırarak bu etkinliğe izin vermektedir.

Önceki yapılar ve Batı cephesi

Katedralin inşa edildiği yerde, daha önceden en azından savaş ya da yangın nedeniyle yokolmuş beş ayrı katedral inşa edilmiştir. 858 yılında şehre saldıran Danlar tarafından yokedilen ilk kiliseden günümüze hiçbir şey kalmamıştır. Bunun üzerine kurulmuş olan Karolenj dönemi kiliseden tek kalan günümüzdeki yarım kubbenin merkezinin tam altında yer alan yarı dairesel odadır. Leobinus kripti (6. yüzyılın ortalarından Chartres piskoposu) adı verilen bu oda bodrumun geri kalan kısmından daha aşağıdadır ve kilisenin Meryem'e adanmasından önce yöresel bir aziz için kullanılan bir ibadet yeri olduğu düşünülmektedir. Yıllıklarda 962 yılında başka bir yangın olduğundan sözedilir ancak bunun ardından nasıl bir yapı kurulduğunun bilgisi yoktur. 1020 yılında oluşan daha önemli bir yangından sonra 1006 ila 1028 yılları arasında piskoposluk yapmış olan Piskopos Fulbert tarafından tamamen yeni bir binanın inşasına başlanır. Fransa'nın en geniş kilise bodrumu olan günümüzde yapının bodrumu o dönemden kalmadır. Yeniden inşa süreci dönemler hâlinde yüz yıl boyunca devam etti.

1134 yılında başka bir yangın şehre ve muhtemelen katedralin bazı bölümlerine zarar verdi. Kuzey çan kulesi bu yangından sonra inşa edilmeye başlanmıştır. Güney çan kulesi ise daha sonra inşa edilmiştir. İnşaatın başlangıcından itibaren bu iki çan kulesinin bir çeşit merkezi bir cephenin ve narteksin yanlarında olması hedeflenmiştir. Kuzey kulenin inşaatı ikinci kata geldiğinde güney kulenin inşaasına başlanmıştır. İki kule arasında birinci katta Aziz Michel adına bir şapel kurulmuştur. Bu şapeli destekleyen tonoz ve sütunların izleri batı tarafında hâlâ görülebilmektedir. Tonozlu olarak inşa edilen bu şapel sayesinde batı camı korunabilmiştir. Ana kapıların üzerinde bulunan üç vitray 1145 ila 1155 tarihleri arasında yapılmıştır. 103 metre yüksekliğinde olan Güney kulesi ise 1155 yılında ya da daha sonra tamamlanmıştır.

Kraliyet Kapısı ile güney lentosunda çalışma 1136 yılı civarında başladı ve tüm heykeller 1141 yılına kadar tamamlandı. Heykel figürlerinin boyutları ve tarzları farklılık gösterdiği için farklı görüşler bulunmaktadır. Özellikle sağ kapı kanadı üzerinde bulunan lentonun uygun boşluğa oturtulabilmek için küçültüldüğü belli olmaktadır. Heykeller bu kapılar için tasarlanmış olsa da yerleşimi çeşitli ustalar tarafından değiştirilmiştir. John James'in heykeller üzerinde yaptığı litik analiz bunu göstermektedir. Yapılan heykellerin o döneme ait olan yüksek standarda uyduğu ve gotik kapı tasarımının gelişimine çok etkisi olduğu görülür.

Günümüz katedral yapısının inşaatı

10 Haziran 1194'te meydana gelen yangın Fulbert'in katedraline çok büyük zarar verdi. Zararın gerçek boyutları bilinmemekle birlikte, batı cephesi vitraylarında camları tutan kurşun iskeletin zarar görmeden günümüze kadar gelmiş olması oluşan zararın boyutunu anlatanların olayı abartmış olabileceğini göstermektedir. Gene de bu sayede kilisenin ortası ve koro bölgesinin en son mimari tarzda yeniden yapılmasına olanak çıkmıştır. Zarar görmemiş batı kanadı kuleleri ve cephesi ile bodrumun yeni yapılan inşaata entegre edilmesi mimarların eski katedrallerin planını korumasını gerektirmiştir. Aslında yeni katedral, Fulbert'in katedralinden çok az büyüktür.

Chartres Katedralinin olağandışı özelliklerinden biri de inşaat süresinin kısalığıdır. Bu sayede tasarımında tutarlılık korunabilmiştir. Her ne kadar detaylar da sayısız değişiklik yapılmış olasa da ana plan dikkat çekici şekilde tutarlı kalmıştır. Ana değişiklik inşaata başladıktan altı yıl sonra koro bölgesinin çevresinde tek bir kemerli koridora açılan derin gömmeli yedi şapelin yerine kemerli çift koridora açılan dar çıkıntılı şapellere dönüştürülmüştür.

Katedral üzerine detaylı bir araştırma yapmış olan Avustralyalı mimari tarihçisi John James'e göre inşaatta aynı anda 300 kişi çalışmaktaydı ancak o dönemin çalışma koşulları hakkında çok kısıtlı bilgi bulunmaktadır. Normalde Orta Çağ kiliseleri doğudan batıya doğru inşa edilirdi, dolayısıyla koro bölümü ilk olarak tamamlanır ve hizmete açılırdı. Diğer kısımlar tamamlanana kadar geçici bir duvar örülürdü. Canon Delaporte katedralin inşaatına orta bölümden başlandığını ve dışarıya doğru ilerlendiğini savunmuştur. Taş yapı üzerinde yapılan dendrokronoloji analizler ile kilisenin ortasında triforyum düzeyinde bulunan taşların koronun çevresindeki kemerli koridordan daha eski olduğu kanıtlanmıştır.

İnşaatı yapanların boş bir arazi üzerinde çalışmadığı, inşaatı ilerletebilmek için öncelikle eski yıkıntıların temizlenmesi gerektiğini unutmamak gerekir. Buna rağmen inşaat hızla ilerlemiştir. Güney sundurma, üzerindeki heykellerin tamamına yakınıyla birlikte 1210 yılında yerleştirildi. 1215 yılına gelindiğinde kuzey sundurma ve batı gülü yerine konmuştu. Ortadaki yüksek tonozlar 1220'de dikildi. Koro bölgesi üzerinde bulunan yüksek tonozlar 1250'lerin sonuna kadar dikilmemiştir.

Kilisenin her bir kanadı ilk olarak ikişer kuleyi desteklemek üzere yapılmıştır. Kilisenin tam ortasında da merkezi bir kule olacak ve toplam çan kulesi sayısı dokuz olacaktı. Merkezi kule planları 1221 yılında terkedilmiştir. Diğer kulelerde çalışma uzunca süre yavaş da olsa devam etmiş daha sonra bu kulelerin çatılarının yapılmamasına karar verilmiştir. Katedral Fransa Kralı IX. Louis'nin huzurunda 1260 yılında kutsanmıştır.

Diğer Orta Çağ katedralleriyle karşılaştırıldığında Chartres Katedralinin kutsandığından beri çok az tadilat geçirdiği görülmektedir. 1323 yılında koro bölmesinin doğu ucuna iki katlı bir ekleme yapılarak merdivenle ulaşılan üst katta Aziz Piat'a adanan bir şapel kurulmuştur.

1417 yılından hemen sonra kilisenin ortasının hemen güneyinde payandalar arasında Vendôme Kontu için küçük bir şapel yapılmıştır. Aynı zamanda orta koridorda yapılan küçük org triforyuma çıkarılmıştır. 16. yüzyılda bir dönem binanın batı ucunda bir platform üzerine daha büyük bir org yapılmıştır.

1506 yılında yıldırım düşmesi sonucu zarar gören kuzey kule çatısı, yerel usta Jehan de Beauce tarafından Gotik flamboyant tarzda yeniden yapılmıştır. 113 m uzunluğundaki çan kulesinin inşaası yedi yıl sürmüştür. Kulenin tamamlanmasından sonra Jehan koro bölmesinin çevresindeki anıtsal paravanı yapmaya başlamıştır. Bu paravan ancak 18. yüzyılın başlarında tamamlanabilmiştir.

1757 yılında, değişen dini göreneklere göre ana ayinin görünürlüğünü artırmak için içeride değişiklikler yapılmıştır. Koroyu kilisenin ortasından ayıran paravan yıkılmış ve günümüzdeki sıralar yapılmıştır. Aynı zamanda üst tarafata bulunan vitrayların yerine ızgaralı pencereler konularak altarın aydınlatması artırılmıştır.

1836 yılında kereste destekleriyle birlikte kurşun çatı bir yangınla yokolmuştur. Yerine Charpente de fer adı verilen dökme demir desteklerle desteklenen bakır kaplı bir çatı yapılmıştır. Yapıldığı zaman, kilisenin ortasındaki uzay yapı demir çerçeveli yapılar arasında en geniş açıklığa sahip yapıydı.

Fransız Devrimi

Chartres Katedrali, Fransız Devrimi sırasında ne yağmalanmış ne de büyük bir zarar görmüştür. Yapılan sayısız restorasyona rağmen Gotik sanatın şaheserlerinden biri olarak kalmaya devam etmiştir. Avrupa’da meydana gelen din savaşları ve Fransız Devrimi sırasında katedralin, diğer birçok kilise ve yapı gibi hasar almaması çok şanslı bir hadisedir. Ancak kurşun tavan sökülüp eritilerek kurşun yapımında kullanılmıştır.

II. Dünya Savaşı

Almanlar Fransa'yı işgal etmeden önce, 1939 yılında katedralin tüm vitrayları söküldü. Savaş bittikten sonra vitraylar temizlenerek tekrar kurşunlandı ve takıldı.

II. Dünya Savaşı sırasında şehir bombardımanlar sırasında büyük hasar görmesine karşın katedral bir Amerikan subayının emirleri sorgulaması sayesinde kurtulmuştur.

Albay Welborn Barton Griffith, Jr. katedralin yokedilmesi stratejisini sorgulayarak düşman hatlarının gerisine geçip Alman Ordusu'nun katedrali işgal edip gözlem noktası olarak kullanıp kullanmadığını kontrol etmek için gönüllü olmuştur. Yanında tek bir askerle katedrale gidip Almanların burayı kullanmadığını kanıtlamıştır. Döndüğünde bu bilgiyi verdikten sonra katedralin yokedilme emri geri çekilmiştir. Griffith 16 Ağustos 1944'te Chartres yakınında Leves kasabası yakınlarında çatışma sırasında ölmüştür.

Günümüz

Chartres Katedrali, UNESCO'nun Dünya Mirasları listesine 1979'da alınmıştır.

Geçen son on yılda düzenli bir temizleme ve restorasyon programı uygulanmıştır. Koro bölgesinin ve orta bölmenin taş tonozlarını temizleme ve 13. yüzyıldaki gibi tekrar boyama projesi başlatılmıştır.

Katedral hâlâ Chartres Piskoposunun resmî ikâmetidir.

Özellikleri

Bina ölçüleri ve özellikleri

  • Boyu: 130 m
  • Eni: 32 m / 46 m
  • Orta bölüm: yükseklik 37 m; en 16,4 m
  • Alanı: 10.875 m2
  • Güneybatı kulenin yüksekliği: 105 m
  • Kuzeybatı kulenin yüksekliği: 113 m
  • 176 vitray
  • Koro paravanı: 41 sahnede 200 heykel

Kat planı

Katedral haç şeklindedir. Batı ucunda iki bölmeli bir narteks yedi bölmeli iç kısma açılır. Haçın ortasında kuzeye ve güneye doğru üçer bölme uzanır. Haçın ortasından doğuya doğru dört dikdörtgen bölme yarım daire bir kubbeyle bağlanır. Doğu bölüme kadar olan bölümlerin çevresinde tek bir koridor bulunur ve koro ile yarım kubbe çevresinde iki koridor hâline gelir. Doğu ucunda üç gömme şapel bulunur.

Girişten ortaya kadar olan kısım üç katlıdır. Erken dönem Gotik kiliselerde görülen dört katlı düzen yerine üç katlı düzenin kullanılması ilk ve son katları daha süslü ve gösterişli yapmaya olanak sağlamıştır. Bu tasarım değişikliğinin ilk örneği olmasa da başarılı bir uygulamasıdır. Bu şekilde çok daha büyük pencereler kurulabilmiştir. Pencereler koyu renkli camlarla kapatılmıştır; bu nedenle içerisi karanlık sayılabilir ama camlardan süzülen renkli ışık ortama ayrı bir güzellik katmaktadır.

Pencerelerin büyütülmesi ancak duvar alanının azaltılmasıyla mümkün olmuştur. Bunu yapabilmek için de dışarıda oldukça çok sayıda dayama kemeri kullanılmıştır. Bu dayama kemerleri, Fransa'da o tarihe kadar denenmemiş kadar yüksek olan 34 m'lik yüksek taş tonozlardan gelen yan itme kuvvetlerini desteklemektedir. Bu tonozlar iki çapraz kiriş ile ayrılan dört parçalıdır. Erken dönem Gotik katedraller ise altı parçalı tonozlara sahiptir.

Pencereler

Chartres Katedralinin en göze batan özelliklerinden biri de vitrayın gerekliliklerine uymak için mimari yapının tasarımında yapılmış olan değişikliklerdir. Üç katlı tasarım ile dıştan payandalama tekniklerinin kullanımıyla daha önceki yapılara nazaran daha geniş pencere alanı elde edilmiştir. O dönemde katedrallerin çoğunda hem normal camlı hemde vitraylı pencereler bulunmaktaydı ki bu vitrayın yarattığı etkiyi azaltmaktaydı. Chartres Katedralinde ise 176 pencerenin tamamına yakını koyu renkli vitraylar ile döşenmiştir. İçerisi görece karanlık ama zengin renkli bir atmosfere sahiptir.

12. yüzyıl pencereleri

Chartres Katedrali'nde günümüzde bulunan pencerelerin çoğunluğu 1205 ila 1240 yılları arasında yerleştirilmiştir, ancak dört pencere 1195 yangınından kurtarılmış olan 12. yüzyıla ait Romanesk cam panellere sahiptir. Bunların üçü, batı cephesinde gül pencerenin altında yer alır: İsa'nın çilesini konualan vitray güneyde, yaşamını konu alan vitray ortada ve Yesse'nin soyağacını gösteren vitray ise kuzeydedir. Bu üç vitray ilk olarak 1145 yılı civarında yapılmış ama 13. yüzyılın başları ile 19. yüzyılda restore edilmiştir. Dördüncü 12. yüzyıl vitrayı Chartres'ın en tanınmış vitrayıdır ve Belle Verrière adı verilir. Koro bölmesinin ilk kısmında yer alır. Aslında bu vitray bileşik bir vitraydır; üst kısmı 1180 yıllarından kalmadır ve Meryem ile çocuk İsa'yı ibadet eden meleklerle çevrili olarak gösterir. Bu bölüm muhtemelen daha önceki binada yarım kubbenin ortasında bulunmaktaydı. Meryem mavi bir giysi giymiş olarak bir tahtta oturmaktadır ve çocuk İsa kucağında elini kutsama şeklinde tutarak oturmaktadır. Aynı zamanda Portail Royale ('Kraliyet Kapısı)'nda yer alan ve Sedes sapientia ('Bilgelik Tahtı') olarak bilinen bu kompozisyon kriptte bulunan ünlü kült figürü üzerine betimlenmiştir. Vitrayın alt tarafında İsa'nın çocukluğundan sahneler gösteren bölüm ise 1225 yıllarında yapılmıştır.

Alt pencereler

Katedralin çevresi boyunca her bölmede büyük bir vitraylı pencere bulunur. Pencerelerin boyutları kabaca 8,1 m yüksekliğinde ve 2,2 m genişliğindedir. 1205 ila 1235 yılları arasında yapılmış olan bu vitraylarda Eski ve Yeni Ahit'teki hikâyeler, Azizlerin hayatı gibi teolojik olguların yanı sıra zodyak işaretleri ile aylara verilen işaretler gibi sembolik desenler de bulunur. Pencerelerin çoğu öykünün değişik bölümlerini gösteren 25-30 ayrı panelden oluşur. Yalnızca Belle Verrière birkaç panelden oluşan daha büyük bir desene sahiptir.

Chartres Katedralinde bulunan pencerelerin bazılarının alt iki-üç panelinde yöresel işçileri ve tacirleri, ekipmanları ile birlikte gösteren oldukça detaylı desenler vardır. Geleneksel olarak bu desenlerin, vitrayların parasını veren loncaların üyelerini tasvir ettiği söylenmektedir. Son yıllarda ise bu görüş geçerli sayılmamaktadır çünkü resmedilenlerin çok geliri olmayan işçiler olduğu düşünüldüğünde küçük bir mâlikane fiyatına gelen vitrayları karşılayamayacakları aşikârdır. Ayrıca, Orta Çağ'ın ilerleyen dönemlerinde güçlü örgütler hâline gelen bu loncaların hiçbiri 13. yüzyılın başlarında, vitrayların yapıldığı dönemde kurulmamıştır. Daha mantıklı bir açıklama, özellikle yerel toplulukla zor bir ilişki içinde olan kilise yönetiminin kilisenin evrenselliğini vurgulamak için yerel işçileri ve tacirleri resmetmek istemiş olmasıdır.

Üst pencereler

Aşağıdan bakana olan uzak mesafeleri nedeniyle üst pencerelerin tasarımı genelde daha sadedir. Çoğunda üst üçte ikilik bölümde bir aziz ya da havari deseni ve alt kısımda da kolay tanınmayı sağlamak için ilgili bir iki öykü sahnesi yer alır. Alt kısımda her bölmede bir pencere olmasına karşınn üst kısımda her bölmede çift pencere ve üzerlerinde bir gül pencere bulunur. Giriş ve yan kollarda bulunan üst pencerelerde Eski Ahit peygamberleri ile azizler resmedilirken, koro bölümündeki üst pencerelerde Fransa ve Kastilya kralları ile yerli asiller resmedilir. Yarım kubbenin çevresindeki pencerelerde bâkirenin doğuracağı çocuğu öngören Eski Ahit peygamberleri görülür.

Gül pencereler

Katedralde üç tane büyük gül pencere bulunmaktadır.

Batı gül pencere 1215 yılı civarında yapılmış ve 12 m çapındadır. Batı cepheleri için geleneksel bir tema hâline gelmiş olan Mahşer günü temasını işler. Merkezi oculuste İsa yargıç olarak tasvir edilir ve on iki iç halkada melekler ile Mahşerin uluları gösterilir. On iki dış halkada da mezarlarından kalkan ölüler ile onları mahşer gününe çağıran melekler tasvir edilir.

Kuzey kanadı gül penceresi 1235 yılı civarında yapılmıştır. Çapı 10,5 m olan gül pencere vitrayının konusu, kuzey cephesindeki heykellerin çoğu gibi Meryem ile ilgilidir. Merkezi oculus Meryem ile çocuk İsa'yı gösterir ve 12 taç yaprağı şeklinde pencere ile çevrilidir. Dördünde güvercinler bulunurken diğerlerinde mum taşıyan melekler tasvir edilmiştir. Bunun çevresinde 12 elmas şeklinde pencerede Eski Ahit kralları yer alır. Bunun çevresinde Fransa ve Kastilya kraliyet armalarını taşıyan daha küçük baklava biçiminde pencereler ve bunun da çevresinde yarım halka biçiminde elinde yazma tutan Eski Ahit peygamberlerinden oluşan bir kuşak bulunur. Fransa Kralı'nın ve Kastilya kökenli annesinin armalarının bu vitrayda olması, kraliyet ailesi tarafından yaptırıldığına bir işaret olarak sayılmıştır. Gül pencerenin altında beş adet 7,5 m uzunluğunda pencere bulunur. Ortaki vitrayda Meryem çocuk olarak annesinin kucağında gösterilir.

Güney kanadı gül penceresi 1225 ila 1230 yılları arasında yapılmıştır. Çapı 10,5 m olan gül pencere, merkezi oculus te sağ elini takdis pozisyonunda kaldırmış olan ve kendisine ibadet eden meleklerle çevrili İsa'ya adanmıştır. Onikili iki kuşak halinde çepeçevre mahşer gününün 24 ulusu tasvir edilir. Gül pencerenin altındaki pencerelerin ortasında çocuk İsa'yı kucağında taşıyan Meryem gösterilir.

13. yüzyıl sonrası pencerelere yapılan tadilatlar

Genel olarak bakıldığında Chartres Katedralinin pencerelerini şanslı sayabiliriz. Her ne kadar batı gül pencere 1591 yılında topçu atışından zarar gördüyse de Orta Çağ'dan kalma camlar hem Huguenot ikonoklazmından hem de 16. yüzyıl din savaşlarından zarar görmeden kurtulmuştur. İçerisinin görece loş olması bazı kişileri rahatsız olsa gerektir ki 14. yüzyılda özellikle kuzey kanadında ışıklandırmayı artırmak için bazı pencerelere normal buzlu cam takılmıştır. 1753 yılında da bazıları normal cam ile değiştirilmiştir. 15. yüzyılın başında giriş bölümünde iki payanda arasında Vendôme Şapelinin yerleştirilmesi bir pencerenin daha kaybına yol açmıştır.

Tahminler farklılık gösterse de orijinal 176 vitrayın 152'si günümüze ulaşmıştır ki Dünya üzerinde diğer Orta Çağ katedrallerinden çok daha fazla sayıdadır.

Bütün Orta Çağ yapılarında olduğu gibi, Chartres Katedralinin pencereleri de Sanayi Devrimi sonrası atmosferin korozif etkilerinden zarar görmüştür. 19. yüzyılın sonlarında yerel atölye "Atelier Lorin" tarafından pencereler temizlenmiş ve restore edilmiştir ancak zara görmeye devam etmişlerdir. II. Dünya Savaşı'nda vitraylar zarar görmemesi için çıkarılmış ve saklanmıştır. Savaşın bitiminde pencereler tekrar yerine takılmıştır. O zamandan beri koruma programları devrededir.

Ana kapılar

Katedralin üç büyük cephesi ve bu cephelerde batıdan giriş bölümüne, kuzey ve güneyden yan kollara açılan üç büyük ana kapısı vardır. Her cephenin orta kapısı büyüktür ve yalnızca özel seremonilerde kullanılır. Küçük yan kapılar ise gündelik olarak kullanılır.

Batı cephesi: Portail Royale

12. yüzyıl kilisesinden ayakta kalan birkaç kısımdan biri olan Portail Royale (Kraliyet Kapısı) 1194 yangınından sonra inşa edilen katedrale entegre edilmiştir. Kilisenin avlusuna açılan iki yan kapı o zamanlar olduğu gibi günümüzde de birçok ziyaretçinin katedrale ana giriş kapısıdır. Ana kapı en önemlisi yeni bir piskoposun kabul edildiği Adventus adlı festival olan önemli bayramlarda kullanılır. Cephenin ahenkli görünüşü, kısmen orta kapı ile yan kapılar arasında, 2'nin kareköküne Orta Çağ'da en yakın oran olarak kullanılan 10'a 7 oranının gözetilmesidir.

İçeriye girişi sağlama olan temel işlevlerinin yanı sıra ana kapılar aynı zamanda gotik katedrallerde heykellerin toplandığı ana bölgelerdir. Bu uygulama Chartres Katedrali'nin batı cephesinde adeta bir görsel teolojik ansiklopediye dönüşmüştür. Her üç kapı İsa'nın üç ayrı hâlini anlatır. Sağda dünya üzerindeki ademsel enkarnasyonu,; solda yeniden doğuşu ve ortada da ebedi hâli görülür.

Sağ kapının üzerinde lento iki hat olarak yapılmıştır ve İsa'nın dünyaya gelişinin müjdelenmesi ile ilgilidir. Bu tympanum üzerinde çocuk İsa ve Meryem Sedes sapientiae (Bilgelik Tahtı) pozisyonundadır. Typanumun çevresinde yedi liberal sanatın kişileştirilmiş hâlleri ile klâsik dönem yazar ve filozoflarını tasvir eden heykeller vardır.

Sol kapı daha gizemlidir ve sanat tarihçileri doğru tanımlaması üzerinde hâlâ tartışmaktadır. Tympanum İsa'yı iki melek tarafından desteklenir şekilde bulutların üzerinde gösterir. Bazıları bunu İsa'nın göğe yükselişinin sembolü olarak görür ki bu durumda lento üzerindeki figürler bu olaya tanık olanlardır. Bazıları ise bunu Parousia ya da İsa'nın yeniden dirilişi olarak görür ki bu durumda da lentodaki figürler ya bunu öngören peygamberler ya da 'Galilee'nin adamları'. Üst lentoda meleklerin bulunması ikinci yorumu desteklemektedir. Çevreleyen heykellerde de zodyak sembolleri ile ayların sembolleri görülür. Bu semboller gotik ana kapıların çoğunda bulunan ve zamanın dönüşümsel doğasına işaret eden standart sembollerdir.

Merkezi kapı mahşer gününü tasvir eder. Tympanum'un merkezinde İsa bir hale içinde dört evangelist sembol ile çevrilmiş olarak resmedilir. Lento on iki havariyi gösterir, üstteki heykellerde mahşerin 24 ulusunu gösterir.

Kuzey cephesi

Kuzey Avrupa'da kuzey cephede Eski Ahit'ten öykülere yer verilmesi ve daha aydınlık olan güney cephede de azizlerin hayatına yer verilmesi yaygın görülür. Chartres Katedrali de bu geleneğe uyar ve kuzey cephede İsa'dan önce gelenler ile Meryem ve İsa'nın doğuşuna kadar olan öyküler bulunur. Ana ikonografik temalar balirgin olarak ayrılmıştır. Ortada Meryem'e şükredilmesi; solda oğlunun vücud bulması ve sağda da Eski Ahit peygamberleri gözükür. Bu temaya en önemli istisna verandanın kuzeybatı kısmında yerel şehit St Modesta ile St Potentian'ın heykelleridir.

Güney cephesi

Kuzey cephe İsa'dan önceki dönemi, batı cephesi yaşamını ve çilesini anlatırken güney cephesi de İsa'nın ölümünden yeniden dirilişine kadar olan dönemi anlatır. Orta kapı mahşer günü ve havariler üzerinde yoğunlaşır. Sol kapı din şehitlerinin hayatı sağ kapı da itirafçı azizlerin hayatını tasvir eder.

Kaynakça

Genel
  • Burckhardt, Titus. Chartres and the birth of the cathedral. Bloomington: World Wisdom Books, 1996. ISBN 978-0-941532-21-1
  • Adams, Henry. Mont-Saint-Michel and Chartres. Boston: Houghton Mifflin, 1913
  • Ball, Philip. Universe of Stone. New York: Harper, 2008. ISBN 978-0-06-115429-4.
  • Delaporte, Y. Les vitraux de la cathédrale de Chartres: histoire et description par l'abbé Y. Delaporte ... reproductions par É. Houvet. Chartres : É. Houvet, 1926. * Fassler, Margot E. The Virgin of Chartres: Making History Through Liturgy and the Arts (Yale University Press; 2010) 612 pages
  • Grant, Lindy. "Representing Dynasty: The Transept Windows at Chartres Cathedral," in Robert A. Maxwell (ed) Representing History, 900–1300: Art, Music, History (University Park (PA), Pennsylvania State University press, 2010),
  • Houvet, E. Cathédrale de Chartres. Chelles (S.-et-M.) : Hélio. A. Faucheux, 1919. 5 volumes in 7.
  • Houvet, E. An Illustrated Monograph of Chartres Cathedral: (Being an Extract of a Work Crowned by Académie des Beaux-Arts). s.l.: s.n., 1930.
  • James, John, The Master Masons of Chartres, West Grinstead, 1990, ISBN 978-0-646-00805-9.
  • James, John, The contractors of Chartres, Wyong, ii vols. 1979-81, ISBN 978-0-9596005-2-0 and 4 x
  • Mâle, Emile. Notre-Dame de Chartres. New York: Harper & Row, 1983.
  • Miller, Malcolm. Chartres Cathedral. New York: Riverside Book Co., 1997. ISBN 978-1-878351-54-8.
Özel
Aşağıdaki kategorilerde listelenmiştir:
Yorum bırak
İpuçları ve Püf Noktaları
Düzenlemek:
Alexander Frost
31 march 2013
Amazing. Beautiful. Exquisite. Otherworldly. Even if you aren't a fan of churches in particular, Notre-Dame de Chartres is a must for the lover of architecture or just the casual tourist
Gato Monge
15 july 2013
CHARTRES CATHEDRAL - World Heritage UNESCO Partly built starting in 1145, and reconstructed over a 26-year period after the fire of 1194, Chartres Cathedral marks the high point of French Gothic art.
maxim Vdb Bxl
28 december 2012
The northern bell tower is open for visitors and well worth the effort! Walk through the flamboyant gothic sculptures and see a wide panorama. Open from 9.30 till noon and from 14h till 16h (winter)
Eric Messeca
29 august 2014
Avec le weekend ensoleillé prévu, c'est le moment de visiter la cathédrale de Chartres. La lumière est exceptionnelle :-)
Rafael Rojo
15 september 2016
Es un excelente sitio sea para apreciar el arte o para la devoción. Recomiendo la audio-guía que se renta en la tienda de recuerdos al interior, aunque se requiere dejar una identificación.
Ericiel Auteur
26 june 2014
Un Haut-lieu du christianisme et du tourisme français. Visitez la cathédrale de jour pour son intérieur et la nuit pour Chartres en lumière, quand elle est habillée de couleurs animées !
Daha fazla yorum yükle
foursquare.com
Timhotel Chartres Chatelet

Başlangıç ​​$117

Jehan De Beauce - Les Collectionneurs

Başlangıç ​​$125

Le Boeuf Couronné

Başlangıç ​​$107

Best Western Premier Grand Monarque Hotel & Spa

Başlangıç ​​$136

Saint Pierre Apparts

Başlangıç ​​$89

Hotel des Poèmes de Chartres - Interhotel

Başlangıç ​​$100

Yakınlarda önerilen yerler

Tümünü Gör Tümünü Gör
İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Château de Maintenon

The Château de Maintenon is a château, developed from the original c

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Château de Fougères

The Château de Fougères is a castle in the commune of Fougères in th

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Château de Rambouillet

The château de Rambouillet is a castle in the town of Rambouillet,

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Donjon de Houdan

The Donjon de Houdan (lit: Keep of Houdan) is a medieval fortified

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Château de Dourdan

The Château de Dourdan is a castle in the town of Dourdan in the

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Château de Châteaudun

The Château de Châteaudun is a castle located in the town of C

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Château de Groussay

The Château de Groussay is located in the town of Montfort-l'Amaury,

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Château d'Ivry-la-Bataille

The Château d'Ivry-la-Bataille is a ruinous Norman castle in the town

Benzer turistik

Tümünü Gör Tümünü Gör
İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Strazburg Notre Dame Katedrali

Strazburg Notre Dame Katedrali (Fransızca: Cathédrale N

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Sevilla Katedrali

Sevilla Katedrali Catedral de Santa María de la Sede (İspanyolca)

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Aziz Patrik Katedrali, New York

Aziz Patrik Katedrali (İngilizce: The Cathedral of St. Patrick veya

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
Glasgow Cathedral

Glasgow Cathedral, also called the High Kirk of Glasgow or St

İstek listesine ekle
Buraya daha önce geldim
Ziyaret
St. Giles' Cathedral

A prominent feature of the Edinburgh skyline, St. Giles' Cathedral or

Tüm benzer yerleri görün